Gebelik öncesi bakım, gebelik planlarken düşünülmesi ve yapılması gerekenler;
Eğer sürpriz bir gebelik gelişmemişse, gebeliğe planlı bir şekilde hazırlanılıyorsa öncelikle mutlaka aile hekimine danışma için başvurmalı ya da bir kadın doğum uzmanına muayene olmak gerekir.
Aile hekimi ya da kadın doğum uzmanı mevcut yeme alışkanlıkları, yaşam biçimi, anne adayının ve ailesinin tıbbi geçmişi, kullandığı ilaçlar ve geçmiş gebelikleri hakkında sorular soracak ve bunların düşünilen gebelik üzerindeki etkilerini değerlendireceklerdir.
Yılda bir gidilen kadın doğum muayenesinde bir sıkıntı yoksa, adet döngüsü düzenli ise aile hekimine de başvurulabilir. Burda zamanı geldiyse rutin kan testleri bakılır, hepatit B, C, HIV, sifiliz (frengi) taraması yapılır. Zamanı geldiyse tarama amaçlı HPV taraması yapılır (Rahim ağzı kanserini oluşmadan önlemek amacıyla yapılan taramadır). Fakat son 1 yılda kadın doğum doktor kontrolünden geçmediyseniz bir jinekolog muayenesine girmenizde fayda vardır.
Kadın doğum muayenesi sırasında spekulum ile vajinal muayene yapılır. Zamanı gelmiş ise smear, hpv taraması yapılır. Enfeksiyon mevcutsa tedavisi düzenlenir. Ultrasonografi ile rahim ve yumurtalıklar gözlenir. Gebeliğe engel teşkil edecek herhangi bir jinekolojik durum olup olmadığı kontrol edilir.
Gebelik planlanmadan 2-3 ay önce günlük folik asit kullanımına başlanır ve gebeliğin ilk trimesteri boyunca devam edilir. Folik asit yaklaşık 1000 canlı doğumda 0.9 oranında görülen nöral tüp defektini %72 oranında azaltacaktır. Nöral tüp defektleri bebeğin beyin, omurilik ya da omurgasında görülebilen yapısal malformasyonlardır (anensefali, spina bifida gibi)
Gebelikte grip geçirildiğinde çok tehlikeli olma ihtimali olabileceğinden sağlık bakanlığı gebe kalmadan önce ve yapılmamışsa tüm gebelere grip aşısını önermektedir.
Beslenme fast-food ağırlıklı ya da tek tip ise mutlaka sağlıklı ve dengeli bir beslenme programına geçilmelidir.
Gebelikte aşırı kilo olması, yüksek kan basıncı, preeklampsi (gebelik zehirlenmesi), erken doğum ve gestasyonel diabet (gebelik şekeri) birçok gebelik ve doğum komplikasyonları ile ilişkilidir. Aynı zamanda gebelikte obezite bebeğin çok büyük olması anlamına gelen makrozomiye sebep olabilir ve makrozomi ise normal doğumda doğum yaralanmalarının artmasına ve acil sezaryen ihtiyacına sebep olabilir. Aynı zamanda obezite nöral tüp defekti riskini de arttırmaktadır.
Anne adayının çok kilolu olması kadın doğum uzmanı muayenesi sırasında bebeğin ultrasonda görülmesini ve kalp atışlarını duyulmasını zorlaştırabilir.
Gebelik öncesinde ve gebelikte normalin altında kiloda olmanın da riskleri vardır. Aşırı zayıf olan kadınların düşük doğum ağırlıklı bebek doğurma riskleri artmıştır. Bu bebeklerde doğum sırasında da bazı problemler olabileceği gibi, çocukluk çağı ve yetişkinlik döneminde de sağlık problemleri ve davranışsal problemler olabilir. Gebelik sırasında kilosu normalin altında olanlarda yine erken doğum tehdidi riski artmıştır.
Demir de gebelik için çok önemlidir. Gebeliğe oksijen taşıması için extra kan desteğini sağlamak önemlidir. Gebelikte demir desteğinin alınmaması yada demir eksikliği ile gebeliğe başlamak bazı kadınlarda problem yaratabilir.
Yaşam biçiminin de gebelik öncesi gözden geçirilmesi gerekir. Sigara içmek, alkol ya da uyuşturucu kullanmak fetüs üzerinde zararlı etki yaratabilir. Bebeğin dış etkenlere en hassas olduğu dönem gebeliğin ilk trimesteri olduğundan gebelikten önce zararlı alışkanlıklardan tamamen kurtulmak erken gebelikte oluşabilecek bazı doğum defektlerinin riskini azaltacaktır hatta önleyebilecektir.
Gebelik düşünmeden önce çalışılan yerde ya da yaşadığınız çevrede herhangi dış etkene maruz kalıp kalmadığınız da araştırılmalıdır. Kurşun ya da civa gibi ağır metaller, pestisit ya da çözücüler gibi kimyasallar ya da radyasyona çevresel maruziyetinizin olup olmadığı sorgulanmalıdır.
Gebelik düşünürken diğer sağlık problemlerini de göz önünde bulundurmanız gerekir. Zaten aile hekiminiz sorgulayacaktır ancak hipertansiyon, diabet, depresyon ya da epilepsi gibi hastalıklara sahip olan kişilerde gebelik başlamadan önce hastalağın tamamen kontrol altına alınması ve gebeliğin multidisipliner yaklaşımla (ilgili branş ile birlikte) takip edilmesi gerekir. Bebek için zararlı olabilecek medikal tedaviler bırakılıp teratojen olmayan seçeneklere geçilmeli, gebelik riskleri yarar zarar oranına göre doktor-hasta beraber karar vermelidir.
Tamamen bitkisel denilen ilaç dışı takviye gıdalar ve folik asit tüm vitaminler dahil gebeliğe başlamadan doktorunuza danışılarak kullanılmalı, doktor kontrolsüz ev reçetesiz hiçbir ilaç kullanılmamalıdır.
Enfeksiyonlar hem anneye hem bebeğe zarar verebilir. Bazı enfeksiyonlar doğum defektlerine ve bebekte bazı hastalıklara neden olabilirler. Cinsel yolla bulaşan hastalıklar da gebelik sırasında zararlıdır, hatta bazıları gebe kalmanızı bile engelleyebilir, gebelik oluşutuğunda bebek üzerinde zararlı etkilere neden olabilir. Eğer eşlerden birinde ya da her ikisinde de böyle bir hastalık şüphesi varsa mutlaka gebelikten önce eşli tedavi yapılmalıdır.
Tabiki bazı enfeksiyonları geçirmemek için gebelikten önce aşılanmak düşünülebilir çünkü bazı aşılar gebelikte güvenli değildir. Örneğin kızamıkçık bağışıklığı varsa aşılama yapılabilir ancak aşılama sonrası 3 ay gebe kalınmamalıdır. Grip aşısı ise gebelik öncesinde ve gebelik sırasında uygulanabilir.
Bazı gebelik problemleri geçirildiği takdirde takip eden gebelikte de aynı problemi geçirme riski artabilir ama tabiiki bu kesinlikle olacak anlamına gelmez. Geçirildiği takdirde diğer gebelikte de gerçekleşme riski artan problemler erken doğum, gebeliğin yüksek tansiyonu, preeklampsi ve gestasyonel diabettir. Özellikle gebelik öncesi riskinizin arttığının farkında olduğunuzda gebeliğin daha kontrollü geçmesi sağlanacak ve riskler daha azalacaktır.
Özellikle eş ile akraba evliliği söz ise, ailede bazı genetik hastalıklar mevcut ise gebelik öncesinde mutlaka genetik danışma alınmalıdır.