Prolaktinoma, hipofiz bezinde oluşan iyi huylu bir tümördür. Beyinde bulunan hipofiz bezinde, aşırı olarak prolaktin hormonu üretilir. Aşırı üretilen bu prolaktin hormonunun vücuttaki etkisi, cinsiyet hormonlarının, yani kadınlarda östrojen, erkeklerde testosteronun etkisini azaltmak şeklinde olur. Prolaktinoma hayatı tehdit eden bir durum olmamasına rağmen görmede bozukluğa, kısırlığa ve başka sorunlara neden olabilir. Ayrıca hipofiz bezinde prolaktinoma dışında başka pek çok çeşit tümör oluşabilir. Bunların bir kısmı aşırı miktarda hormon üretir ancak çoğunda hormon üretimi olmaz. Prolaktinomanın tedavisinde doktorlar genelde ilaç vererek, prolaktin seviyesinin normal düzeye gelmesini sağlarlar. Ancak bazen ameliyatla tümörün çıkarılması da gerekli olabilir.
Belirtileri Nelerdir?
Belirtiler genelde kanda aşırı miktarda olan prolaktin hormonuna bağlı olarak gelişir. Eğer tümör çok büyükse çevresindeki dokuya bası nedeniyle de belirtiler oluşabilir. Prolaktin hormonundaki yükselme nedeniyle üreme sisteminde bozukluk meydana gelir. Bazı durumlarda hiçbir belirti de olmayabilir. Belirtiler olursa genelde şöyledir;
Kadınlarda
– Düzensiz adet kanaması veya adet kanamasının olmayışı
– Gebelik ve emzirme dönemi dışında memelerden süt gelmesi
– Vajinal kuruluğa bağlı olarak cinsel ilişkinin ağrılı olması
Erkeklerde
– İktidarsızlık
– Vücut kıllarında seyrelme
– Nadiren memelerde büyüme olması
Her iki cinste
– Tümör basısına bağlı olarak hipofiz bezinde diğer hormonların üretiminin azalması
– Cinsel ilgide azalma
– Baş ağrısı
– Görmede bozukluk
– Kısırlık
– Kemik yoğunluğunda azalma
Belirtiler genelde, kadınlarda tümör daha küçük olmasına rağmen daha erken oluşur ve nadiren baş ağrısı ile görme problemleri meydana gelir. Öte yandan erkeklerde ise tümör daha fazla büyüdüğünde belirtiler oluşarak, nörolojik bozukluklar ve görme problemlerine sebep olur.
Neden Olur?
Hipofiz bezi, beynin alt kısmında, küçük bir bezelye tanesi büyüklüğünde olan bir bezdir. Küçük olmasına rağmen hemen hemen tüm vücudumuzu etkileyen bir bezdir. Büyüme, üreme ve kan basıncı gibi önemli fonksiyonları düzenlemede yardımcı olan hormonları üretir. Vücudumuzdaki pek çok olayı düzenleyen hormonal sistemin bir parçasıdır. Bu sistemde hipofiz bezinin yanında tiroid bezi, paratiroid bezleri, böbrek üstü bezleri, pankreas ve yumurtalıklar da yer alırlar.
Hipofiz bezinde oluşan bir tür tümör olan prolaktinomanın oluş nedeni halen tam olarak bilinmemektedir. Neredeyse tamamı iyi huyludur. Yani vücudun başka bölgesine sıçramaz. Ancak boyut olarak büyüyebilir. Bu da, normal görev yapan bez dokusuna bası yaparak zarar verir ve üretimini engelleyebilir. Ayrıca buraya komşu olan görme sinirine de bası yaparak görmede bozukluk yapabilir.
Prolaktin hormonunun fazla üretimi, hipofiz tümörü dışındaki bazı sebeplerden dolayı da gelişebilir. Bunları şöyle sıralayabiliriz;
– Kullanılan bazı ilaçlar. Sakinleştirici ilaçların bazıları, bulantı giderici ve reflü ilaçlarının bazıları, bazı tansiyon ilaçları gibi.
– Diğer hipofiz tümörleri
– Hipotiroidi
– Gebelik, emzirme dönemi ve memeye aşırı uyarı verilmesi. Gebelik sırasında, memelerin süt üretimine hazırlanması amacıyla prolaktin seviyesi artar. Doğumdan sonra da normale döner. Fakat bebek emmeye başlayınca tekrar artar. Memeye sürekli uyarı verilmesi, gebelik ve emzirme dönemine bağlı olmaksızın, memeden süt gelmesine neden olur. Ayrıca prolaktin düzeyinde de bir miktar artmaya da neden olur.
Risk Faktörleri Nelerdir?
Prolaktinoma gelişenlerin çoğu 40 yaşın altındadır. Çocukluk döneminde oldukça nadir görülür. Kadınlarda erkeklere göre daha sıktır. Prolaktinoma gelişen kadınların yaşı, prolaktinoma gelişen erkeklerin yaşına göre daha küçüktür. Yani kadınlarda erken, erkeklerde daha geç yaşta gelişir.
Doktora Ne Zaman Gitmeli?
Eğer prolaktinoma belirtilerinden bazıları sizde varsa, bunun nedenini belirlemek için doktorunuza başvurmanızda fayda vardır. İlaç verilerek hastalığınız tedavi edilir ve prolaktin düzeyiniz normale döner. Böylece şikâyetleriniz de ortadan kalkar.
Teşhis Nasıl Konur?
Prolaktin düzeyine, kan tahlili yapılarak bakılır. Bunun yanında doktorunuz başka tetkikler de isteyebilir. Bilgisayarlı tomografi (CT) veya manyetik rezonans (MR) ile beyin dokusunda hipofiz tümörünün varlığı araştırılır. Görme testi ile görüşünüzde bozulma olup olmadığına bakılabilir. Çocuklarda el ve bilek kemiği ölçümü yapılarak kemik gelişiminin normal olup olmadığı araştırılabilir. Ayrıca bir endokrinolog ile de iş birliği yapılırsa, daha başka testler de gerekli görülebilir.
Nelere Yol Açabilir?
Tedavi edilmeyen prolaktinomalar büyüyerek görme sinirine baskı yapabilir ve görme kaybına neden olabilirler. Genelde kenardan başlayan görme kaybı olur. Ancak tamamen körlüğe kadar da gidebilir. Prolaktinoma büyüdükçe normal hipofiz dokusuna bası yaparak diğer hormonların üretimini bozabilir. Bu da hipotiroidiye, böbrek üstü bezinin yetmezliğine ve büyüme hormonu eksikliğine neden olabilir.
Özellikle kadınlarda osteoporoza yani kemik kaybına neden olabilir. Fazla prolaktin hormonu, östrojen üretimini azaltarak kemik yoğunluğunda azalmaya neden olabilir. Normal bir gebelik sırasında, hipofiz bezi büyür ve prolaktin üretimi artar. Ancak gebe kalmadan önce zaten prolaktinoma varsa, gebe kaldığında hipofiz bezi daha da büyüyerek baş ağrısı, görmede bozukluk, bulantı, kusma, aşırı susama ve idrara çıkma ile aşırı derecede halsizlik gibi belirtilere yol açabilir. Bu yüzden eğer prolaktinomanız var ve gebe kalmak istiyorsanız, doktorunuza durumunuzu anlatın. Çünkü yakından takip edilmeniz gerekecektir.
Tedavi Nasıl Yapılır?
Tedavideki amaçlar şunlardır;
– Prolaktin üretiminin normale dönmesi
– Hipofiz bezinin fonksiyonlarının normal hale gelmesi
– Hipofiz bezinin boyutlarının azalması
– Baş ağrısı, görme problemleri gibi tümör basısına bağlı şikâyetlerin kaybolması.
Prolaktinoma tedavisi iki kısımdan oluşur. Birincisi, ilaçla yapılan tedavidir. Diğeri ise ameliyattır. İlaçla yapılan tedavi ile prolaktin üretimi azaltılır ve şikâyetler yok edilir. Ayrıca tümörün boyutları da küçülür. Ancak ilaç tedavisi genelde biraz uzun sürer. Prolaktin düzeyi normale dönüp, tümör de küçülünce ilaç tedavisi sonlandırılır. Bunun ne zaman olacağına tabii ki doktorunuz karar verecektir.
İlaç tedavisi başarılı olmazsa yada tolere edilemezse ameliyatla tümörün çıkarılması diğer bir seçenek olacaktır. Ayrıca görmede bozukluk varsa görme sinirine basıyı azaltmak için de yapılabilir. Ameliyatın şekli tümörün büyüklüğü ve yerleşmesine göre değişmekle birlikte genelde burun boşluğundan girilerek yapılır. Bu şekilde, beynin diğer bölgelerine dokunulmadığı için fazla sorun çıkmaz ve yara izi de kalmaz. Ancak bazen, özellikle büyük olan tümörlerde kafatası kesilerek ameliyat yapılması gerekebilir. Ameliyatla bir kısmının çıkarılabildiği çok büyük tümörlerde ise ameliyatın ardından ilaç tedavisi de verilir. Ameliyattan beş yıl sonra tümörün tekrar oluşma riski vardır.